Endüstriyel dekorasyon tarzı genellikle 20. yüzyılın başlarındaki sanayi devriminden ilham alıyor. Bu tarz, özellikle fabrika ve depo gibi ticari alanlarda kullanılan malzemelerin ev iç mekânlarına taşınmasıyla tanınıyor. Endüstriyel dekorasyon, rustik, minimalist ve modern tarzların etkisini taşırken, aynı zamanda endüstriyel estetiğin doğal bir parçası olan sert, metalik ve endüstriyel unsurları vurguluyor.
Bir endüstriyel tarzda dekore edilmiş bir mekan genellikle açık tavanlar, tuğla duvarlar, dökme demir veya metal aksamlar, patine olmuş metal yüzeyler ve açık renklerin hâkim olduğu bir renk paleti ile karakterize ediliyor. Ahşap ve metal gibi doğal ve endüstriyel malzemelerin bir arada kullanımı ön planda bulunuyor. Bu tarzda genellikle açık ve ferah bir alan oluşturulurken, eski fabrika binalarından alınan parçalar, endüstriyel tarzı desteklemek için özenle seçilerek yerleştirilir.
Endüstriyel dekorasyon, mekânlara bir hava endüstriyel şıklık ve rahat bir atmosfer kazandırırken, aynı zamanda işlevselliği ve kullanışlılığı da önemsiyor. Mobilyalar genellikle basit, sert hatlara sahip ve işlevsel olarak seçilir. Bu tarz, sade ve açık bir düzenlemeyle birleşirken, genellikle açık alanlar ve doğal ışık kullanımıyla dikkat çekiyor.
Son zamanlarda endüstriyel tarz, modern evlerden restoranlara, kafe ve ofis alanlarına kadar geniş bir yelpazede popülerlik kazandı. Bu tarz, kent yaşamının enerjik ve çağdaş dokusunu yansıtırken, aynı zamanda geçmişin endüstriyel mirasını da yaşatıyor.